Biteceği yok bu yolun,
Reçelli ekmek uğruna.
Meşe odunu ve toprak kokusu
Eskiden evin bodrumları küfle karışık.
Reçelli ekmek uğruna kırılan burnumun direği.
Kısacık kollarım ve küçücük elim
Tırmağımın içinde diken, gül dikeni.
Az kanıyor, çok acıyor
Reçelli ekmek için katlanıyorum.
Lastik ayakkabıyı odun tozuyla dolduruyorsun
Çok süper oluyor, gıdıklanıyorsun serin serin
Hiç büyümeyeceksin sanıyorsun,
Yorulursan da reçelli ekmek verecekler.
Bir deli küçük kız bağırıyor, avazı çıktığı kadar
Deden öldü, deden, sen maç oyna şimdi!
Lastik ayakkabıda odun tozu, terleyince felaket.
Reçelli ekmeği de yiyemeyeceğim.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
SEKİZ SATIR (Şiir)
Birinci satırı daha şimdiden harcadım. Günbatımına benzeyen gözleriyle çocuklar, Farkında olmadan herkesin unuttuğu bir antik Roma şa...
-
Şimdi Uzaklardasın Şimdi uzaklardasın ve bir gölge kırılıyor göğsümde bir donanma ağır aksak ve soğuk yüzlerce bomba, binlerce mermi, he...
-
Uzaktın; n iye yanmayacaktım Sustum; s ustuğumda gülüyordun Ağlar mıydın? Kör oldum s eni görmeye Lâl oldum s eni seviyorum demeye ve top...
-
Gibi Kimden ayrı, kimden öte, boğuluyorum gözlerinde, Nem mi, kan mı, yanaklarımdan ellerime, sanki sıcak Sanki oluk oluk gözyaşı, san...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder