7 Eylül 2016 Çarşamba

REÇELLİ EKMEK (Şiir)

Biteceği yok bu yolun, Reçelli ekmek uğruna. Meşe odunu ve toprak kokusu Eskiden evin bodrumları küfle karışık. Reçelli ekmek uğruna kırılan burnumun direği. Kısacık kollarım ve küçücük elim Tırmağımın içinde diken, gül dikeni. Az kanıyor, çok acıyor Reçelli ekmek için katlanıyorum. Lastik ayakkabıyı odun tozuyla dolduruyorsun Çok süper oluyor, gıdıklanıyorsun serin serin Hiç büyümeyeceksin sanıyorsun, Yorulursan da reçelli ekmek verecekler. Bir deli küçük kız bağırıyor, avazı çıktığı kadar Deden öldü, deden, sen maç oyna şimdi! Lastik ayakkabıda odun tozu, terleyince felaket. Reçelli ekmeği de yiyemeyeceğim.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

SEKİZ SATIR (Şiir)

Birinci satırı daha şimdiden harcadım. Günbatımına benzeyen gözleriyle çocuklar, Farkında olmadan herkesin unuttuğu bir antik Roma şa...